Pazartesi

şu kadınların 'işleri!'



bizim evde elektrik tüketiminin neredeyse üçte biri, fön makinesi yüzündendir. yanlış anlaşılmasın makineye lafımız yok; durduk yerde kendi kendine çalışıp ortalığa sıcak, ılıman havalar yaymıyor, onda bir 'suç' aramak aklımızdan geçmedi!

sık sık duş yapıyor evin bir sakini hatta bazı akşamlar önce duş yapıp sonra iki, üç saçını yıkıyor ki, o da haliyle emre itaat ediyor! ne yapsın?

bize gelince; kadınların ‘işleri’nden anlamadığımızdan olan bitene bulaşmıyoruz. sadece arada sırada, ‘kızım fön makinesini sürekli çalıştırma, saçlarını yakacaksın!’ diyoruz ki o da gürültüden duyulmuyor zaten!

dolayısıyla haberimiz yok haberlerden! yalnız birkaç şeyi biliyoruz ki elektrik faturasının ödenecek kısmında ytl bütün çabalarımıza rağmen azalmıyor hatta zamlarla daha da artıyor; fön makinesi durmadan çalışıyor, bir de arada mutfakta duran zeytinyağı şişemiz gözümüze batıyor ki gün be gün sararıp soluyor, zayıflıyor!

yine böyle bir akşam duş yapıldı, saç yıkandı; fön makinesi dakikalarca çalıştı sonra uzun bir aralık durdu sonra tekrar çalıştı çalıştı; arada bir kez daha saç yıkandı; üç beş havlu ıslandı ki ev döndü berber dükkanına!

gece yarısına kadar sürdü bu hareketlilik ki yatma vaktimizi çoktan geçirmişiz ama ortada bir gariplik olduğundan ‘ne kadar geç duruma vakıf olursak o kadar iyi’ diyoruz ki başımıza gece vakti iş almayalım!

sabrettik sabrettik ve sonunda beklediğimiz ses bizimle diyalog kurdu…

‘baba şu saçımın haline bakar mısın?’
‘ne var kızım saçının halinde? güzel görünüyo!’
‘dalga mı geçiyorsun? baksana şunlara yapış yapış!’
‘evladım bir şey yok, her zamanki saçın işte!’
‘sen de bi şeyden anlamıyorsun! ben yarın okula gitmiyorum!’
‘saçmalama’
‘hayır saçmaladığım falan yok bu halde kesinlikle okula gitmem’
‘evladım ne var saçının halinde?’
‘daha ne olsun zeytinyağı bir türlü çıkmıyor’
‘zeytinyağı ne demek?’
‘saçıma zeytinyağı sürdüm bu sefer fazla kaçtı galiba!’

sağlıkla.

8 yorum:

  1. şükredin ki o zeytinyağına bir de yumurta katılmamış :)
    sıcak suyla pişmiş yumurtaları temizleme işkencesini düşünmek dahi istemem...
    kızınıza, "bademyağı-sirke-bal" karışımından bahsedin isterseniz ya da hiç bahsetmeyin zeytinyağından sonra bal kavanozu da sararıp solmasın... :)

    YanıtlaSil
  2. sadece sirkeli suyu oneriyorum...
    yada papatya suyu...

    YanıtlaSil
  3. Bayraminizi kutluyor, daha nice saglikli ve guzel bayramlar diliyorum.

    Sevgilerimi gonderiyorum.

    YanıtlaSil
  4. "Siz var ya siz" diye başlayan bir cümle kursam bloğunuza bırakacağım bu ilk yorumda, fazla mı laubali kaçar acaba? Ama ben ancak böyle ifade edebileceğim galiba hissettiklerimi, siz var siz bugünümü hatta sadece bugünümü de değil düne/bugüne/yarına/hatta hayata dair genel bir coşku yarattınız üzerimde. Son bir saattir sayfanızda dolanyorum, her bir yazı bir alttakini okunur kıldı, bir bakmışım başlangıca kadar gelmişim. Hayata karşı enerjisini kaybetmiş falan da biri değilim yanlış anlamayın ama yazılarınız, paylaşımınız, içtenliğiniz o kadar hoşuma gitti ki, mutlu hissettim kendimi:) Bana düşen ellerinize ve kaleminize sağlık demekten ibaret:)

    YanıtlaSil
  5. kızlar,

    içten, sevgi dolu satırlarınız için teşekkürler.
    sanırım önerileriniz de çoktan 'sahibi'ni bulmuştur! denenecektir mutlaka bundan kuşkunuz olmasın.
    şimdi bademyağı ve bal almak gerek eve. sirke kalmıştı sanırım turşu kurmaktan...

    iyi bayramlar!

    YanıtlaSil
  6. Ben size "suslu" bir kadin olarak ayna onundeki saatlerin kiymetini anlatayim, siz de bana "Dragon Balls" ta atak gucu 120, savunma gucu 90 olan notr kahramanin, atak gucu 75, savunma gucu 150 olan bir kotu kahramana karsi sansi nedir, bir anlatin isterseniz.. Haa bir de 8 yasindaki bir erkek cocukla, iki yil sonra alinacagina soz verilmis olan telefonu secmek icin , cep telefonu magazalari dolasmak var.. Siz nerelisiniz diyenlere "Marsin bir kiyi kasabasindan" diyorum oyle zamanlarda..

    YanıtlaSil
  7. Sevgili Babişler..
    öncelikle Bayramınız kutlasanız da kutlamasanız da güzel ve keyifli geçsin.. mutfağı banyoya taşımak konusunda ise, bence siz Lush mağazasına gidin.. ballı, zeytinyağlı, biberiyeli ve hatta biralı şampuanlar, sabunlar, jöleler içinde bir bayram yapın.. böylece büyük babiş mutfağın karıştırılmasından, küçük babiş de fazla gelen zeytinyağı felaketlerinden korunur :)).. ben şahsen tarçın ve karanfilli katı şampuandan pek memnunum.(www.lushturkey.com)

    YanıtlaSil
  8. merhaba
    pudra ve şambuan karışımı ile sadece tek yıkamada temizlenen saçlarla daha az elektrik + su faturaları....

    YanıtlaSil

yorum yazın

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.